Kimyasal Gebelik Nasıl Anlaşılır?

Halk ağzında düşük olarak söz edilen kimyasal gebelik, embriyonun büyümesini devam ettiremediği hallerde meydana gelen, bedenin kendiliğinden hamileliği bitirmesi durumu olarak tanımlanır. Kimyasal gebelik genellikle sadece testler ile anlaşılır. Kişinin kimyasal gebeliği fark etmesi oldukça zordur.

Kimyasal Gebelik Nedir?

Kimyasal gebelik, yumurtanın yeteri kadar döllenememesi sonucunda meydana gelir. Genellikle belirti göstermeden ufak bir kanamayla yumurta rahimden atılır. Kimyasal gebeliğin fark edilmesi oldukça güçtür. Fakat adet düzenini sürekli takip eden anne adayları bu durumun farkına varabilir.

Korunmasız cinsel ilişkiden sonra hamilelik testi yapılması halinde, yumurtanın döllenmesiyle birlikte kadın bedeninde çoğalan hormon seviyesi, gebelik testinin pozitif sonuçlanmasına neden olur. Bu testin pozitif sonuç vermesinden kısa bir zaman sonra meydana gelen kanamayla kişi kimyasal gebelik yaşadığını anlayabilir. Düşük vakalarının büyük bir kısmını kimyasal gebelik oluşturur.

Kimyasal gebelik, gebelik oluşumunun erken safhasında düşüğe neden olur. Genellikle kişinin henüz hamileliğini fark etmeden bu durum yaşandığı için pek fazla belirtisi yoktur. Ancak bazı ender kişilerde karın bölgesinde ağrı gibi belirtiler gösterir. Adet zamanında 7 günlük bir gecikme, kimyasal gebeliğin bilindik belirtilerinden biridir. Ancak bu adet gecikmeleri normal olarak görüldüğünden kişide şüpheye neden olmaz ve hamilelik henüz öğrenilmeden sona erer.

Kimyasal gebeliğin meydana gelmesi, adet döngüsünde ufak çaplı bir gecikmeye sebep olsa dahi, kişinin üreme sisteminde her hangi bir hasar bırakmaz. Halk arasında ise bu görüşün tam tersi savunulur. Bu görüş kesinlikle yanlıştır, çünkü kimyasal gebelikten sonra üreme sistemi ve doğurganlık seviyesinde her hangi bir değişim olmaz. Bu yüzden geçmişte kimyasal gebelik yaşayan anne adayı normal şekilde ya da tüp bebek yoluyla hamile kalabilir.

Kimyasal gebelik genelde 4-5 günlük kanama ile son bulur. Sıradan adet kanamasından farkı olmayan bu kanama, bazı kişilerde daha farklı seyredebilir. Fakat bu kanama 10 günü geçerse kesinlikle doktora başvurulmalıdır.

Kimyasal gebelik ile dış gebelik birbirleriyle karıştırılan iki durumdur. Dış gebelik anne adayının yaşamını tehlikeye sokan bir hastalıktır. Dış gebelikte tıpkı kimyasal gebelikte yaşandığı gibi kanama meydana gelir. Bu iki durumu birbirinden ayıran şey ise, Bhcg değeridir.

Kimyasal Gebelik Olmaması İçin Ne Yapılmalı?

Kimyasal gebelik riskini hamilelik öncesinde tıbbi yardım almak azaltır. Bu yüzden gebe kalmak isteyen anne adayları, gebe kalmadan önce birtakım sağlık problemlerinin bulunup tedavi edilmesi için kesinlikle bir doktordan destek alınmalıdır. Anne adayları hamilelik planladığı zamandan doğuma kadar süreçte ilaç, alkol, sigara ve kahveden mümkün oldukça uzak durmalıdır.

Anne adayında kimyasal gebelik, üst üste 3 defa meydana gelmediği sürece ilaçlı tedavi veya cerrahi müdahale gerektiren bir olay değildir. Yumurtanın döllenmesiyle birlikte ortaya çıkan embriyonun normal bir biçimde gelişememesine sebep olan kromozomal problemler, embriyonun vücuttan dışarı atılmasına yarayan normal bir süreçtir.

Embriyo daha gelişmeden adet yoluyla vücuttan dışarı atıldığından, diğer düşükler gibi cerrahi operasyona gerek duyulmaz. Fakat 3’ten fazla kimyasal gebelik yaşayan anne adaylarının tedavi görmeleri gerekir. Bu durumda hamileliğin bitmesine sebep olan diğer problemler incelenir ve birtakım testler yapılarak hormon seviyesinin azalma hızı kontrol edilir.

Esra Çabuk Cömert
Yazar:

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı
Son Güncellenme Tarihi: 05.01.2024